NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(z.), (s.), (i.) o zaman, o vakit; ondan sonra, derken; başka zaman, sonra; ayrıca; şu halde, öyle ise; netice olarak; bunun için; (s.) o zaman vaki olan; (i.) o zaman. then and there hemen, derhal. And if the bed should catch fire, what then? Yatak ateş alsa, ne olur sonra? and then some küsur. by then o zamana kadar. now and then bazen, ara sıra, arada bir. since then o zamandan beri. the then president o zamanın başkanı.
(i.), (anat.) avuç, aya; ayanın başparmak hizasındaki kabartısı, tenar.
(z.) oradan, o yerden; o vakitten; o sebepten. thenceforth', thencefor' ward (z.) o vakitten beri.
Alışveriş Sepetiniz