NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
f. (-ned, -ning) inceden inceye tetkik etmek; alelacele gözden geçirmek; vezne göre okumak, vezin tahlili yapmak; televizyonda bir resmin bütün noktalarından sıra ile geçmek; şiirin kurallarına uymak.
i. skandal, rezalet, ayıp, kepazelik; kovculuk; iftira, dedikodu; rezil kimse; kepaze şey; yüzkarası. scandalize f. rezalet çıkararak bir kimseyi mahcup edip şaşırtmak.
s. rezalet kabilinden, rezilane, kepazece, iftira kabilinden, lekeleyici. scandalously z. rezilcesine. scandalousness i. rezalet, kepazelik.
s. tırmanıp yükselen (sarmaşık).
i. İskandinavya. Scandinavian s., i. İskandinavyalı; İskandinavya'ya ait; i. İskandinav dili.
i., kim. skandiyum.
i. vezin tahlili, vezin bulma.
s., f. az, kıt, dar; kifayetsiz, yetersiz; sınırlı, tahdit edilmiş; f. tahdit etmek, sınırlamak, kısmak. scant'ly z. yetersizce . scant'ness i. yetersizlik.
i. bayan külotu.
i. eşantiyon; kereste kalınlığı ince uzun kereste parçası; numune, az bir miktar.
s. çok az, kıt; dar, eksik; sınırlanmış. scantily z. kıt olarak, eksik olarak. scantiness i. anca yeterlik; kıtlık, eksiklik.
Alışveriş Sepetiniz