NE ARAMIŞTINIZ?
Türkçe İngilizce sözlükte arama yapmak için ise tıklayabilirsiniz.
(f.) (ed veya leant) (i.), (gen.) on veya against ile dayanmak; eğri durmak, yana yatmak, eğilmek; meyletmek, temayül etmek; istinat etmek, güvenmek; dayamak, yana yatırmak; temayül ettirmek, meylettirmek; (i.), eğilme, dayanma; meyil. lean over back ward tarafsızlığını muhafaza etmek için kendi hakkını bile almamak. Leaning Tower of Pisa Piza Kulesi.
(s.), (i.) zayıf, nahif; yağsız, etsiz; mahsulsüz, kıraç; (i.) yağsız et. leanness (i.) zayıflık, yağsızlık.
(i.) temayül, eğilim, meyil, arzu.
(bak.) lean.
(i.) bir binanın duvarına dayayarak yapılmış damı meyilli kulübe.
Alışveriş Sepetiniz